top of page

Tabip Odaları İnisiyatifi
Çıkış Metnimiz

TÜRKİYE HEKİM KAMUOYUNA

ve

Tabip Odalarının 2024-2026 Dönemi Seçilmiş Kurul Üyelerine Çağrımızdır

 

 

Kadim bir mesleğin uygulayıcıları olarak bu ülkede, 14 Mart 1919’da safını belirlemiş, bu topraklara, insanlarına bağlılığını göstermiş, devamında Cumhuriyet’in 100 yıllık öyküsünde bilimden, aydınlanmadan, demokratik-laik bir ülkede barış içerisinde eşit, özgür yaşamak ve yaşatmak için sağlık alanında emek vermiş, gönül vermiş hekimleriz.O nedenle unutamıyoruz, unutmayacağız: Bizlere/hepimize “Giderlerse gitsinler” denildiğini. Her gün şiddete uğradığımız ve geçinemediğimiz koşullarda, Sağlık Bakanı’nın hepimizi para sayan “el hareketi” ile damgaladığını.

 

Bu ifadeler ve davranışların sağlıkta uygulanan politikalarla, hekimlere/hekimliğe kastetmiş yöneticilerle ilişkisinin farkındayız. Hekimliğin ucuz ve itaate dayalı mekanik bir iş gücü olarak sermayenin çıkarlarına hizmet etmesi isteniyor. Yıldırmalarla, baskılarla, şiddet görme korkusuyla, tükenmişlik sendromuna ve intiharlara sürüklenen hekimlerin kendilerini güçsüz, yalnız hissetmelerine, ümitsiz ve “işlevsiz” hale gelmelerine fırsat vermemeliyiz.Ülkemizin hâli de malum, derin siyasi analizlere gerek yok: Baskıcı, otoriter, nefes alma alanlarının her geçen gün daraldığı bir ortamdayız. “Gölgesinden para kazanamadığı ağacı kesen” paracı düzen, ülkemiz özelinde onun uygulayıcısı iktidar ve zihniyet, her şey gibi hekim emeğini de piyasaya düşürmekte, bilim dışı yaklaşımlarla halkın sağlığını hiçe saymaktadır. Baskıcı iktidarların bu politikalarına set çekmeli ve karşısında güçlü bir birliktelik oluşturmalıyız. Aksi takdirde bu baskıcı zihniyet sadece iyi hekimliği değil, halkın sağlık hakkını da yok etmeye devam edecektir.

Piyasaya düşürülmüş hekimlikten ancak hep birlikte değerlerimize sahip çıkarak kurtulabileceğimiz çok açıktır. Sağlığa ilişkin toplumcu bir kavrayış ve sorumlulukla hekimlik değerleri etrafında toplanmanın çok geniş bir hekim topluluğunu kucaklayan uygun bir buluşma noktası olduğunu düşünüyoruz. Toplumsal sözleşmenin sağlık alanında temellerini kaybettiği gerçeğiyle yüzleşerek “pozitif taleplerle vücuda getirilecek hayallerin hep birlikte yaratıcısı olalım” istiyoruz.

 

İçinde bulunduğumuz koşullarda Tabip Odalarının/TTB’nin (elbette diğer demokratik kitle-meslek örgütlerinin) önemi her zamankinden de büyüktür. TTB’nin ve hekim hareketinin yeniden güç kazanabilmesi için; demokratik bir işlerlikle hekimlerle ve toplumla güçlü, yaygın, geniş ve köklü bağlar kurmak zorunda olduğunu düşünüyoruz. Sağlık alanında birlikte emek verdiğimiz ekip arkadaşlarımızla aramızda yaratılmaya çalışılan yapay çatışmalara değil, sağlıklı bir toplum hedefi için dayanışmaya öncelik veriyoruz.

 

TO/TTB’nin sağlık hakkı, hekimlik değerleri ve hekim hakları savunusuyla toplumsal sorumlulukları arasında ise bir öncelik tartışması yapmıyor, ikilem görmüyoruz. Hekimlerle güçlü bağları olan bir TO/TTB’nin toplumsal sorumluluklarını çok daha layıkıyla yerine getireceğini biliyoruz.

 

Ne var ki hekimler dağınık, umutsuz, yılgın, örgütsüz. Tabip Odası seçimlerine katılım oranlarının da gösterdiği gibi hekimlerin odalara, hekim hareketine ilgisi azalmış durumda. Özellikle genç hekimlerin tabip odası çalışmalarından uzak durduklarını, yaşanan sorunlara bireysel çözümler üretmeye çalıştıklarını gözlemliyoruz.

 

Bu koşullar altında, en örgütlü ve geleneksel kurumumuz TTB’nin, tarihine yakışır biçimde yeniden kapsayıcı ve “merkez” olmasına büyük ihtiyaç vardır. Aksi takdirde doğacak sonuçların bedeli, sadece TTB için değil, örgütlü mücadele ve demokrasi açısından da ağır olacaktır.

 

Bu tehlikeyi kavradığımızdan, birbirimize sarılarak ülkemize, mesleğimize ve geleceğimize sahip çıkmak için birlikte adım atıyoruz. Bu yola hep beraber dayanışmayla çıkalım, bir sorumluluk hareketi örelim, yaratalım ve tabip odaları/TTB olarak hekimler arasında yeniden umut olalım istiyoruz. TTB’yi başta hekimlerin ve elbette tüm sağlık çalışanlarının, toplumun tüm kesimlerinin yüzünü döndüğü, söyledikleri ve yaptıkları ile referans alınan bir kurum olma hedefine daha da yakınlaştıralım istiyoruz.

 

Gelin hep birlikte TTB seçimlerini vesile kılarak daha iyi; demokratik-laik, anayasal eşit yurttaşlık temelinde, özgür, çatışmadan uzak, barış içerisinde, umutlu, heyecanlı ve dirençli bir Cumhuriyet’in, bugün ve gelecek kaygısı duymadan hastalarımızın ve toplumun sağlığı için çalışan mutlu hekimleri olma özlemimizi bu yüzyıla taşıyalım. Emeğiyle yaşamını kazanan, yaşamaya ve yaşatmaya çalışan hekimler olarak TTB’yi hep birlikte bu amaç için kuvvetlendirerek var edelim.

 

Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu

Aydın Tabip Odası Yönetim Kurulu

Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu

Bartın Tabip Odası Yönetim Kurulu

Bursa Tabip Odası Yönetim Kurulu

Çanakkale Tabip Odası Yönetim Kurulu

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu

Kocaeli Tabip Odası Yönetim Kurulu

Manisa Tabip Odası Yönetim Kurulu

Samsun Tabip Odası Yönetim Kurulu

Tekirdağ Tabip Odası Yönetim Kurulu

bottom of page